Archives

Eylül 2019

Bypass Ameliyatı Sonrası Yapılması Gerekenler

Kalp ve damar hastalıkları konusunda son yıllarda artan bypass ameliyatı, gelişen teknoloji nedeniyle basit bir cerrahi operasyon olarak kabul edilse de, aslında hayati riskler taşıyan, öncesi ve sonrasında ciddi önlemlerin alınması gereken bir ameliyattır.

Ülkemizde özellikle koroner kalp rahatsızlığının yaygınlaşmasıyla birlikte çeşitli tedavi yöntemlerinin yaygınlaşması, hastalığın yaş, cinsiyet ve daha geniş bir kriter skalasına yayılmasına önayak oldu. Fakat bu yanılgı, bypass ameliyatının “sıradan” bir ameliyat olduğu algısına da neden oldu. Özellikle yüksek oranda sigara ve alkol kullanan, spor yapmayan, beslenme alışkanlıklarına özen göstermeyen bireylerde çok genç yaşlarda ortaya çıkan kalp ve damar tıkanıklıkları, vücudun hayati fonksiyonlarında kalıcı hasarların oluşmasını tetikliyor.

2000’li yıllara kadar bypass ameliyatına gerek görülen etkenler çoğunlukla sigara ve egzersiz eksikliği iken, son yıllarda bu durum her ne kadar tedavisi daha geniş imkânlarda olsa da, beslenme alışkanlıkları ve sağlıksız beslenmeyle de ortaya çıkabiliyor. Bu durum ne yazık ki son yıllarda artan sağlıksız ve hormonel besinlerdeki artışla ortaya çıkmaktadır.

Fakat genel veri tablosuna baktığımızda çoğunlukla sigara, alkol ve kalitesiz, sağlıksız yaşam şekli nedeniyle ortaya çıkan rahatsızlıklar, kişilerin ihmalkârlıkları nedeniyle damar tıkanıklığı ya da daralma sorunlarına davetiye çıkarıyor. Bu durum genellikle yüksek oranda tütün ürünleri tüketen, sağlıksız beslenen ve spor yapmayan kişilerde gözlemlenmektedir. Peki, çeşitli kriterler nedeniyle ortaya çıkan bypass ameliyatı sonrası yapılması gerekenler nelerdir? Dilerseniz bu detayları maddeler hâlinde sıralayalım. İşte bypass ameliyatı sonrası yapılması gerekenler:

Hijyen

Kritik bir ameliyat olması nedeniyle, ameliyat sonrası gözetim altında hastanede olduğunuz süreçte de, taburcu olup eve geçtiğiniz süreçte de hijyen konusu en önemli kriterdir. Olası bir viral enfeksiyon, ameliyat sonrası metabolizmanızda kritik sorunların oluşmasını tetikleyebilir. Doktor tavsiyesi altında ameliyat sonrası gün aşırı vücudunuzu temiz tutmalı, iç çamaşırı ve kıyafetlerinizi günlük olarak değiştirmelisiniz. Hastane, ortam itibariyle mikroorganizma yuvası olarak kabul edilebilir. Taburcu olana kadar geçirdiğiniz süre boyunca mümkün mertebe odanızı, yatağınızı, odada kullandığınız eşyaları sterilize etmelisiniz.

Kıyafet

Özellikle hastanede kullandığınız iç çamaşırı ve kıyafetlerinizin temizliğini muhafaza etmeye özen göstermelisiniz. Günlük olarak değiştirmeye dikkat etmelisiniz. Olası bir bakteri üretimi enfeksiyon kapmanıza neden olabilir.

Ortam

Ameliyat sonrası hastane ve evde, bulunduğunuz ortamın temiz olmasına, belirli aralıklarla havalandırılmasına özen gösterin. Temiz hava ciğerlerinizin fonksiyonunu zinde tutabileceği gibi, damalardaki kan dolaşımının da sağlıklı bir şekilde stabil hâle gelmesine neden olur.

Sigara ve Alkol

Herhangi bir kalp hastalığına sahipseniz, kesinlikle sigara ve alkolü bırakmalısınız. Sigara ve alkol, içerikleri nedeniyle zaten sağlığa oldukça zararlı maddelerdir. Bu maddeler herhangi bir kalp rahatsızlığına sahip kişilerin çok kısa sürede hayati tehlikeye neden olabilecek travmalar yaşamasına neden olabilir. Kalp çarpıntısı, damar tıkanıklığı, solunum yetmezliği vb. gibi.

Dikkat

Ameliyat sonrası en çok dikkat etmeniz gereken husus, gün içindeki standart hareketlerinizdir. Yatış şekliniz, yürüme sıklığınız, ameliyatlı bölgeyi riske atmayacak hareketler vs. Özellikle yatış pozisyonunuz, doktorunuzun tavsiye ettiği şekilde olmalıdır. Göğüs kafesinizi sıkıştıracak, nefes almanızı zorlayacak ya da ağrı duymanıza neden olacak yatış şekillerinden uzak durmalı, mümkün olduğunca sırtüstü yatmalısınız.

Kontroller

Ameliyat sonrası doktorunuzun tavsiye programına uymalı, beslenme ve egzersiz alışkanlıklarınızı aksatmadan yerine getirmelisiniz. Ameliyat sonrası ilk 4 hafta en kritik süreçtir. Bu süreç boyunca yaşam şeklinize ve kalitesine dikkat etmeli, ilerleyen tarihlerde doktor kontrollerinizi ihmal etmemelisiniz.

Neden Bypass Ameliyatı İhtiyacı Duyulabilir?

Kanınızdaki plak denilen bir malzeme arter duvarlarınızda birikirse, kalp kasına daha az kan akar. Bu tip koroner arter hastalığı (KAH) ateroskleroz olarak bilinir.

Kalbin tükenme ve yeterli kan alamaması durumunda başarısız olma olasılığı daha yüksektir. Ateroskleroz, vücuttaki herhangi bir atardamarı etkileyebilir. Koroner arterleriniz o kadar daralırsa veya kalp krizi geçirme riskiniz yüksekse, doktorunuz kalp bypass ameliyatı önerebilir. Doktorunuz ayrıca, tıkanıklığın ilaç tedavisi veya diğer tedavilerle başa çıkamayacak kadar şiddetli olduğu durumlarda bypass ameliyatı önerecektir.

Kalp bypass ameliyatı ihtiyacı nasıl belirlenir?

Bir kardiyolog da dahil olmak üzere bir doktor ekibi, açık kalp ameliyatı geçirip geçiremeyeceğinizi belirler. Bazı tıbbi durumlar ameliyatı karmaşıklaştırabilir veya bir ihtimal olarak ortadan kaldırabilir.

Komplikasyonlara neden olabilecek durumlar şunları içerir:

  • Şeker hastalığı
  • Anfizem
  • Böbrek hastalığı
  • Periferik arter hastalığı (PAD)

Ameliyatınızı planlamadan önce bu sorunları doktorunuzla görüşün. Ayrıca ailenizin tıbbi geçmişi ve aldığınız tüm reçeteli ve reçetesiz (OTC) ilaçlar hakkında da konuşmak isteyeceksiniz . Planlanan cerrahi sonuçlar genellikle acil cerrahiden daha iyidir.

Kalp bypass ameliyatının riskleri nelerdir?

Herhangi bir açık kalp ameliyatında olduğu gibi, kalp bypass ameliyatı risk taşır. Son teknolojik gelişmeler, başarılı bir ameliyat şansını artırarak prosedürü iyileştirmiştir.

Ameliyattan sonra hala bazı komplikasyonlar için risk var. Bu komplikasyonlar şunları içerebilir:

  • Kanama
  • Aritmi
  • Kan pıhtıları
  • Göğüs ağrıları
  • Enfeksiyon
  • Böbrek yetmezliği
  • Kalp krizi veya inme

Bypass Ameliyatı Başarı oranı

Kalp bypass ameliyatları ciddi ancak nispeten güvenlidir. Cerrahlar her yıl yüzbinlerce kalp bypass ameliyatı gerçekleştirmekte ve ameliyatı geçirenlerin çoğu uzun süreli ilaç kullanmaya ihtiyaç duymadan semptomlarından kurtulmaktadır. Kalp hastalığı ne kadar şiddetli olursa, komplikasyon riski de o kadar yüksek olur. Bununla birlikte, ölüm oranı düşüktür ve bir rapora göre, kalp bypass ameliyatı geçirenlerin sadece yüzde 2 – 3’ü ameliyat sonucu ölüyor.

Bypass Ameliyatı İyileşme Süresi

Uyandıktan sonra, kişi nefes almasına yardımcı olan boğazından aşağı doğru bir tüp alacaktır. Kendini garip ve rahatsız hissedecek, ancak gerekli. Genellikle, doktor 24 saat sonra tüpü çıkarır. Ortalama olarak, bir kişi ameliyattan sonra yaklaşık bir hafta hastanede kalır. Acı ve gece terlemesi yaşamak normaldir ve akciğerlerde sıvı olması muhtemeldir, bu yüzden insanlar iyi bir öksürük beklemelidir. İnsanlar genellikle doktor solunum tüpünü çıkardıktan hemen sonra yemeye başlar ve hareket eder. Yaygın ameliyat sonrası ilaçlar tipik olarak kan pıhtılarının önlenmesine yardımcı olan trombosit inhibitörleri olarak adlandırılan ilaçları içerir.

Bypass (Baypas) Ameliyatı

Kalp bypass (baypas) ameliyatı yetişkinlerde yapılan en yaygın kalp ameliyatı türüdür. Doktorlar, kanı kalp kaslarına taşıyan bir veya daha fazla kan damarı kısmen tıkandığında kalp bypass ameliyatını önermektedir.

Kalp bypass (baypas) cerrahisi, önemli miktarda hazırlık ve iyileşme süresi içeren karmaşık bir işlemdir. Bazen birileri acil kalp bypass ameliyatı geçirmelidir, ancak çoğu zaman ameliyat planlanır. Kalp bypass ameliyatı, kalp krizi ve ölüm riskini azaltan nispeten güvenli ve etkili bir işlemdir. İşlem ayrıca göğüs ağrısı gibi koroner arter hastalığı semptomlarını da kolaylaştırabilir.

Bypass ameliyatı nedir? Nasıl yapılır?

Bypass ameliyatı, bir atardamarda meydana gelen tıkanma sonucu kan dolaşımının sağlıklı bir şekilde yapılamaması ve bu tıkanma nedeniyle meydana gelen daralmanın “köprüleme” mantığıyla çözülmesidir. Kelime anlamı olarak da “köprüleme” anlamı taşıyan bypass ameliyatı, özellikle son yıllarda ciddi oranda artış göstermektedir. Kalp ve koroner rahatsızlıkları tetikleyen beslenme alışkanlıları ve egzersiz alışkanlıkları son yıllarda gündelik hayatın otomatikleşmesi nedeniyle tamamen sağlıksız bir düzene oturmuş durumda. Günlük hayatta alışkanlık hâline gelen “pratik şeyler” kalp ve koroner rahatsızlıkların en temel düşmanı. Merdiven yerine asansöre binmek, yürüyüş mesafesini araçla gitmek, egzersiz yapmamak vs.

Son yıllarda her ne kadar genişleyen tıbbi teknoloji sayesinde olsa da bypass ameliyatı yaş aralığı bebek yaşlara kadar gerilemiş durumda. Sağlıksız beslenme, hormonal gıdalar ve hava kirliliği gibi birçok çevresel ve kronik etkenler bir araya geldiğinde sağlığımızı tehdit eden unsurlar, bypass ameliyatının son yıllarda geniş yaş aralığı ve çevreye yayılmasına neden oldu. Her ne kadar gelişen teknolojiyle birlikte basit bir cerrahi işlem olarak kabul edilse de, tıkanan damarların yapısı ve damarlarda meydana gelen daralmalar, ameliyatı ve sonrasını doğrudan etkilemektedir. Bu durum alanında yapılan incelemeler sonrası ülkemizde son yıllarda ciddi ölçüde artış gösteren önemli hastalıklar arasında yer alıyor. Genetik yatkınlıkların yanı sıra yoğun stres altındaki kişilerde sıkça görülmeye başlanan bypass ameliyat ihtiyacı, genellikle düzensiz ve sağlıksız beslenme, yoğun stres, egzersiz eksikliği gibi etkilere dayanıyor. Peki, bypass ameliyatı için herhangi bir yaş kriteri var mıdır? Bu durum gelişen tıbbi teknolojiyle birlikte neredeyse bebek yaşlardan ileri yaş hastalara kadar genişlemiş bir skalada. Fakat artık bypass ameliyatında esas olan kriter, hastanın yaş kriteri değil, bypass ameliyatına ihtiyaç duyulan etkenler. Bypass ameliyatı yapılmadan tedavi edilebilecek durumlarda hekimler mümkün olduğunca alternatif yollara başvurmaktadırlar.

Öte yandan son yıllarda gelişen teknolojinin yanı sıra bu alanda uzmanlaşan hekimlerimiz de bypass ameliyatı konusunda oldukça başarılı sonuçlar elde ediyorlar. Fakat bypass ameliyatında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de birtakım risk grupları mevcut. İlk olarak hastanın yaş, cinsiyet ve ameliyat ihtiyacını doğuran rahatsızlığı gibi kriterleri dikkate alınırken, ikinci aşamada hastanın sahip olduğu diğer hastalıklar incelemeye alınıyor. Genellikle şeker hastaları, obez hastalar, hayatî organlarda (akciğer, böbrek gibi) herhangi bir eksiklik ya da hastalık olup olmadığı ve daha önce kalple ilgili herhangi bir hastalık geçirip geçirmediği, hastanın bypass ameliyatı için risk sınıfında olup olmadığını belirleyen en önemli etkenler. Bununla beraber belirli bir yaşın üstündeki hastalar ki genellikle 70 yaş üzeri olarak kabul edilir, risk sınıfına alınmaktadır. Bu durum, genellikle bu yaşlarda gerçekleştirilen birçok ameliyatın risk taşımasıyla bağlantılı olsa da, kalp ameliyatları her daim daha fazla risk taşımaktadır.

Peki, çeşitli risk gruplarını da saydığımıza göre, bypass ameliyatı nasıl yapılır konusuna gelecek olursak, dilerseniz bu konuya çok da teknik bilgilerle girmeden, basitleştirerek maddeler hâlinde sıralayalım:

  • Bypass ameliyatı çalışan ve durdurulmuş kalpte yapılmaktadır.
  • Ameliyat sırasında vücuttaki kan dolaşımını bir kalp pompası sağlamaktadır.
  • Kalp pompası dolaşımı sağlarken “köprüleme işlemi” yapılır.
  • Bypass ameliyatının mantığı bir yerden alınan damarın, tıkanıklık ve daralma gösteren damar bölgesine nakledilmesiyle uygulanır. Köprüleme işlemi için gerekli olan damar hastanın vücudunun başka bir bölgesinden de alınabilir. Fakat damar kesinlikle hastadan alınmalıdır. Vücuttan olmayan ya da sentetik olan damarlar, bypass ameliyatında kullanılamaz.

Bypass ameliyatı prosedürleri nelerdir?

  • Cerrah elle kalbe şekil verir.
  • Kalp bypass’ı kalp krizi riskini azaltabilir.
  • Doktorlar genellikle tıkanıklığı gidermek için ellerinde çeşitli seçenekler bulunur. Eğer tedavi edilmezse, koroner arter hastalığı kalp krizine ve hatta ölüme neden olabilir.
  • Bu seçenekler işe yaramazsa veya bir birey için uygun değilse, cerrahlar kalp bypass ameliyatı yapmaya karar verebilir. Kalp baypass cerrahisi tıkalı arterlere ve neden oldukları sorunlara karşı en etkili silahlardan biridir.
  • Bu seçenekler işe yaramazsa veya bir birey için uygun değilse, cerrahlar kalp bypass ameliyatı yapmaya karar verebilir. Kalp baypass cerrahisi tıkalı arterlere ve neden oldukları sorunlara karşı en etkili silahlardan biridir.
  • Kalp bypass ameliyatı için tıbbi isim koroner arter bypass greftidir (CABG).

Amerikan Kalp Derneği’ne göre , CABG göğüs, kol ya da bacak kan damarı ayrılması ve blokaj çevresinde bir sapma veya bypass oluşturmak üzere kullanılmasını içerir. Bu, kanın tekrar kalbe ulaşmasını sağlar.

Cerrahlar, tek bir operasyonda birden fazla arteri tedavi edebilir. Çift bypass iki onarım, üçlü baypas üç, dört bypass dört içerir. Beşinci bypass, en karmaşık kalp bypass ameliyatıdır ve kalbi besleyen ana arterlerin beşini de içerir.

Vücudun başka bir bölgesinden kan damarı çıkarmak, damarın geldiği bölgedeki kan akışını büyük ölçüde etkilemeyecektir.

Randevu Alın

Hızlı ve Kolayca Randevu Alın

İletişim 0212 291 11 11
ArabicEnglishGermanRussianSpanishTurkish