Archives

kalp cerrahisi

Kalp Cerrahisi Sonrası Bakım Nasıl Olmalıdır

Kalp Damar Cerrahisi Sonrası Bakım

Kalp damar cerrahisi müdahalesinin başarısı, yapılan operasyonun komplikasyonsuz,  iyi geçmesinin yanı sıra hastanın ameliyat sonrası bakımlarının da eksiksiz tamamlanmasıyla bir bütündür. Tüm dünyada yaşamı tehdit eden sağlık sorunları arasında Kalp damar sağlığı hastalıkları birincil sırada yer almaktadır. Bu sebepten kalp damar cerrahisi hastalıklarıyla ne derece sıklıkla karşılaşıldığını ve hastalığın seyrinin, tedavi yöntemlerinin genel olarak bizler için ne kadar önemli olduğunus öylememize gerek yoktur.

Kalp hastalıklarında tedavi için birçok farklı yöntem uygulanırken aynı durum yapılan cerrahi müdahaleler içinde geçerlidir. Her hastalık kendine has tedavi, müdahale durumlarını içinde barındırır. Bir cerrahi müdahalenin başarısı operasyon sonrası bakımla tamamlanır. Doktorunuz ne kadar başarılı bir operasyon yapsa da, hasta bakımı sırasında yapılan bir aksaklık hastanın kötüleşmesine sebebiyet verebilir. Bu yüzden cerrahi sonrası iyileşme süreci ve akabinde hastanın kaliteli yaşamı tedavi sürecini oluşturur. Bu demek oluyor ki hastanede iyileşme sürecinden sonra hastanın kendisine nasıl baktığı da oldukça önemli.

Öncelikle, oluşabilecek hazımsızlık belirtilerini önlemek için sık sık ve yeterli miktarda yemek yenmelidir. Eğer doktorunuz uygun görüyorsa ameliyattan sonra bir diyetisyene başvurup “kardiyak diyet programı” uygulaya bilirsiniz. Bunun için Beslenme Uzmanı Gediz Us sizin için elinden geleni yapacaktır. Beslenme konsultasyonundan sonra diyet programınızı oluşturmanız gerekmektedir. Yemeklerden sonra doktorunuz uygun görüyorsa kısa yürüyüşler yapılmalıdır. Doktorunuzun verdiği ilaçlar uygun dozda ve uygun zamanda doğru bir şekilde alınmalıdır. Bazı durumlarda doktorunuz ilacın ömür boyunca kullanılmasını söylüyorsa bu konuda hassas davranıp ilacınızı kullanmalısınız.

Ameliyat sonrası kontroller ihmal edilmemelidir. Hastanın sigara kullanımı söz konusuysa hemen sigarayı bırakmalıdır. Aksi takdirde bazı durumlarda hastalık seyredip daha kötü sonuçlara sebebiyet verebilir. İyileşme sürecinde yaşadığınız tüm olumsuzlukları doktorunuzla paylaşmalı ve onun önerilerini dikkate almalısınız. Unutmayınız ki, hastalığınızın iyileşme süreci doktorunuzun başarısı kadar sizin de başarınızdır. Bu bir ekip işidir. Bu sebeple ihtisasına güvendiğiniz, alanında başarılı ve size özverili davranacağını bildiğiniz bir doktor seçmelisiniz. Kendinizi güvende hissetmeniz çok önemlidir.

Kalp Damar Cerrahisinde Yeni Bypass Dönemi

Kalp damar cerrahisinde bypass ameliyatları artık çalışan kalpte gerçekleştiriliyor. Bu ameliyat yöntemi hem hasta konforu için oldukça iyi hem de sonrasında oluşabilecek komplikasyonları önler nitelikte. Normalde bypass ameliyatları sırasında kalp durduruluyor, akciğerler söndürülüyor, bu sırada da kalp akciğer pompası denen sisteme bağlanarak operasyon gerçekleştiriliyor. Hem vücut kanının oksijenlenmesi hem de vücuda kalp-akciğer makinesi tarafından pompalanması doğal olmayan bir dolaşım yaratır. Bu durum hem kalpte hem de beyin, akciğer, böbrek gibi organlarda önemli sayılabilecek fonksiyon bozuklukları yaratabilir. Bu fonksiyon kayıpları, sağlam bir hastada önem taşımasa da, özellikle kalp, akciğer, böbrek fonksiyonları ameliyat öncesinde de iyi durumda olmayan hastalarda, önemli ve hayati tehdit yaratan komplikasyonlar oluşturabilmektedir.

Kalp ve damar cerrahisi ameliyatları her geçen gün yeni teknoloji ve tetkikleri kullanarak kendini ve yaptığı ameliyatların başarısını arttırmıştır. Bunun bir örneği de çalışan kalbe bypass ameliyatıdır. Çalışan kalpte bypass yönteminde ise, kalp akciğer pompası kullanılmıyor. Damarın olduğu bölge sabitlenerek bypass ameliyatı gerçekleştiriliyor. Kalp durdurulmadığı için çalışan kalpte bypass’ta emboli riski daha düşük olur ve akciğer, böbrek gibi hayati organlar operasyondan daha az etkilenirler.

Kalbi durdurmadan bypass yöntemi, özellikle kalp gücü zayıflamış yüksek riskli hasta grubu için tercih edilen bir yöntem olarak gündeme girmiştir ve yüksek risk altındaki kalp ameliyatlarında bu yöntemde başarılı sonuçlar alınmıştır. Ancak her durumda çalışan kalbe bypass uygulanamaz. Eğer hastanın aort kapağı, mitral kapağı ya da aort damarına müdahale edilecekse kalp-akciğer pompasının kullanımı gereklidir. Hangi durumda nasıl bir yöntem uygulanacağını doktorunuz karar vermelidir. Kalp damar cerrahisi operasyonları ciddi bir uzmanlık ve tecrübe isteyen operasyonlardır. Yanlış yapılan bir müdahale çeşitli komplikasyonlara yol açabileceği gibi hastayı ölümcül boyutlara da götürebilir.

Bu yüzden sağlığınızı ciddiye alıp, güvendiğiniz bir doktora başvurmalısınız.

KALP DAMAR CERRAHİSİNİN ZAMANLA GELİŞMESİ

Kalp ve damar cerrahisi, kalp ve damarları içeren ameliyatları konu alır. Kalp Cerrahisinin tarihsel geçmişi Dünya da 150 yıllıktır. İlk olarak Ludwig Reh, bir kalp yaralanmasında miyokardı dikerek hastayı yaşatan ilk cerrah olmuştur.

1896’da gerçekleştirilen bu ameliyat kalp cerrahisinin başlangıcı olarak kabul edilir. Kalp damar cerrahisi, son yıllarda oldukça hızlı bir şekilde gelişim göstermiştir. Özellikle kalp-akciğer makinalarının Dr. John Heysham Gibbon ve eşi Mary Gibbon tarafından ortaya çıkmasıyla birlikte, 1953 yılında ilk kez denenmesiyle tüm Dünyada cerrahi olarak bir çağ aşıp, kalp damar cerrahisine oldukça büyük katkıları olmuştur. Son yirmi yıldır da gelişen teknolojiler sayesinde kalp damar cerrahisi ameliyat teknikleri belirlenmiş ve kalp damar cerrahisi ameliyatları artık düşük komplikasyon riskiyle, başarılı operasyonları gerçekleştirmektedir.

Robotik cerrahinin ilerlemesiyle ameliyatlar artık çok daha kolay ve başarılıdır. Ayrıca minimal invaziv dediğimiz; karın ön duvarında açılan 0,5-1 cm’lik kesilerden yerleştirilen kamera ve el aletleriyle yapılan cerrahi oldukça küçük kesilerle gerçekleştirilmektedir. Bu sayede hastanın daha çabuk iyileşmesi sağlandığı gibi bazı ameliyatlarda da daha başarılı sonuçlar elde edilmektedir.

Bunun yanı sıra kalp damar cerrahisinde gelişen bir yöntemde; kalbi durdurmadan artık çalışan kalbe koroner bypass ameliyatı gerçekleştirilmesidir. Bu yöntem kullanılarak; riskler en aza inerken, hastanın çok daha hızlı iyileşmesi sağlatılıyor. Tüm bu ameliyatsal ve teknik gelişmeler kalp damar cerrahisi hastaları için ameliyat sonrası enfeksiyon risklerini azaltıp, bakımlarının da daha iyi olmasını sağlamıştır.

Randevu Alın

Hızlı ve Kolayca Randevu Alın

İletişim 0212 291 11 11
ArabicEnglishGermanRussianSpanishTurkish